KINDRED KUZU VE KURDUN AV HİKAYESİ - LEAGUE OF LEGENDS

83 İzlenme
Published
Savaş meydanı, önlerinde bir şenlik sofrası gibi uzanıyordu. Bitirilecek nice enfes yaşam, avlanacak nice enfes can! Kuzu kılıç kenarlarından mızrak uçlarına dans edercesine sekerken, kıyımın kızılını soluk renkli postuna hiç bulaştırmıyor; Kurt ise karda yavaş adımlarla ilerliyordu.

''Burada hem cesaret var, hem de ıstırap, Kurt. Çoğu sonlarını seve seve kabul eder.'' Kuzu yayını doğrultup hızlı ölüm getiren bir ok gönderdi.

Kalkanı ağır bir baltaya boyun eğerken, askerlerden biri yorgunlukla karışık bir rızayla son nefesini verdi. Göğsüne, kalbinin tam üzerine ruhani ışıkla titreyen bir tek beyaz ok saplanmıştı.

''Cesaret canımı sıkıyor,'' diye homurdandı karların arasında yoluna devam eden büyük, kara kurt. ''Karnım çok aç ve kovalamaca istiyorum.''

''Sabır,'' diye mırıldandı Kuzu, Kurt'un tüylü kulağına. Daha kelimeleri ağzından tam olarak dökülmemişti ki Kurt'un omuzları gerildi ve gövdesi adeta yere yapıştı.

''Burnuma korku kokusu geliyor,'' dedi heyecanla titreyerek.

Karla çamurun birbirine girdiği savaş meydanının öbür ucunda, yaşı savaş için çok küçük olsa da elinde kılıçla duran bir yaver, Kindred'in vadideki herkesi damgaladığını gördü.

''O tazecik şeyi istiyorum. Bizi görüyor mu, Kuzu?''

''Evet ama seçim yapmak zorunda. Kurt'u mu besleyecek, yoksa bana mı kucak açacak?''

Çatışmanın ateşi yavere doğru yönelmeye başlamıştı. Yaver, üstüne gelen bu cesaret ve çaresizlik dalgasına boş gözlerle bakıyordu. Bu, son şafağı olacaktı. Çocuk o anda tercihini yaptı. Rızasıyla gitmeyecekti. Son nefesine kadar kaçacaktı.

Bunu gören Kurt, boşluğu ısırıp yeni doğmuş enik gibi suratını kara gömdü.

''Evet, sevgili Kurt.'' Kuzu'nun sesi, inci gibi dizilmiş çanlardan çıkarcasına yankılanıyordu. ''Avına başla.''

Bunu duyan Kurt, vadiyi inleten bir ulumayla atılıp çocuğu yakalamak için meydanı geçmeye koyuldu. Puslu bedeni, yeni can verenlerin ve onların işe yaramaz, paramparça silahlarının üzerinden akarcasına ilerliyordu.

Yaver çocuk arkasını dönüp ormana kaçmaya koyuldu. Öyle hızlı koşuyordu ki yanından geçtiği kalın, kara ağaçlar eğri büğrü görünmeye başlamıştı. Ciğerlerini yakan buz kesmiş havaya aldırmadan koştukça koştu. Gözleri bir kere daha peşindeki avcıyı aradı ama kararan ağaçlardan başka hiçbir şey göremedi. Gölgeler etrafını kuşatırken, birden kaçışının olmadığını anladı. Gölge zannettiği şey, her an her yerde olan Kurt'un kara gövdesiydi. Kovalamaca sona ermişti. Kurt sivri dişlerini yaverin boynuna gömüp canını şerit şerit söküp aldı.

Çocuğun feryadı ve kırılan kemiklerinin sesi Kurt'u mest etmişti. Arkadan usul usul gelen Kuzu, bu av sahnesini görünce güldü. Kurt dönüp, konuşmadan çok hırlamayı andıran bir sesle sordu: ''Müzik bu mu, Kuzu?''

''Senin için bu,'' diye cevap verdi Kuzu.

''Bir daha.'' Köpek dişlerinden, gencecik yaşamın son damlalarını yaladı Kurt. ''Bir daha kovalamak istiyorum, kuzucuk.''

''Her daim devamı gelecek,'' diye fısıldadı Kuzu. ''Ta ki geriye yalnız Kindred'in kalacağı güne kadar.''

''O zaman sen de benden kaçacak mısın?''

Kuzu yeniden savaşa yöneldi. ''Ben senden asla kaçmam, sevgili Kurt.''

Discord : https://discord.gg/4gKUGaCH
İnstagram : ZaunluBilge
Kategori
World of Warcraft
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.